Korkunç bir distopya :1984
DÜŞÜNCE SUÇU ÖLÜMÜ GEREKTİRMEZ, DÜŞÜNCE SUÇUNUN KENDİSİ ÖLÜMDÜR
Bir dünya hayal edin. Dünya 3 bölgeye ayrılmış Okyanusya, Avrasya ve Doğu Asya.... bu üç bölge sürekli birbiriyle savaş halinde ancak bu üç bölgede aslında yapı olarak birbirinin aynısı. Adınız Winston Smith. Okyanusya' da yaşayan bir memursunuz. Okyanusya, kimsenin bilmediği ve görmediği sadece sokaklarda afişlerde rastladığı Büyük birader sizi gözetliyor uyarısını yapan biri tarafından yönetiliyor ve toplumun %85 ini oluşturan yoksul işçi sınıfına hükmediyor. Tek adamın kurduğu parti ülkede geçmişe ait ne varsa yok ediyor bir ülkenin tarihi, kültürü, alfabesi ve yaşam kuralları tek adamın emriyle yeniden inşa ediliyor. Siz Winston Smith ve sizin gibi memurlar ise partinin görevlendirdiği memurlar olarak Büyük Biradere dolayısıyla partiye tamamıyla bağlısınız ve onların koymuş olduğu kuralların dışına çıktığınız an yok edilmektesiniz. Nedir bu kurallar derseniz mesela gezmek tozmak eğlenmek evlenmek, sevmek aşık olmak hatta cinsellik yaşamaya kadar daha sayamayacağımız bir dünya sosyal yaşam alanlarınız tamamen yasaklanmış evinizde sizi sürekli gözetleyen tele ekranlar sizi esir almış bulunmaktadır. Kuralların dışına çıkan işçi kesimi meydanlarda ihtişamlı idam törenleri ile öldürülmekte ve halk Büyük Biradere bağlılığını büyük bir coşkuyla kutlamaktadır. Ayrıca hergün zorunlu olarak iki dakikalık nefret törenleri düzenlenerek halkın üzerinde psikolojik baskı kurulmaktadır.
Bu korku imparatorluğunu okuduğunuzda George Orwell'ın geleceği ne kadar iyi okuduğunu anlayacaksınız zira kitap 1948 de yazılmış olup bugünün siyasi gelişmelerine ve toplumsal yapısına ışık tutmuştur.


